Sizler, Beşiktaş’ımızın futbolcuları; 29 Şubat akşamı ne yaptığınızın bilincinde miydiniz?
Çok merak ediyorum, gerçekten o akşam neredeydiniz?
Quaresma haricinde, bütün takım ruhunu evde unutmuş gibiydi…
Bugüne kadar hiç mi Fenerbahçe derbisinde oynamadınız, ya da izlemediniz, yeni gelen transferleri ayrı tutuyorum ki; onlara bile, geriye dönük Beşiktaş ruhunu yansıtacak maçlar izletilmeliydi…
O akşam, skor 2-0 olduktan sonra, rakip taraftarın, Onursal Başkanımıza çirkin, küfürlü tezahüratı hepimizin canını acıttı.
Beyler, siz 29 Şubat akşamı, sadece Fenerbahçe’ye maç kaybetmediniz!
Beşiktaş ruhunu sahaya yansıtmadığınız için, Seba’yı bir kez daha kendi ellerinizle oraya gömdünüz…
Bundan sonra mazeretiniz yok!
Süleyman Seba yattığı yerden size bakıyor…
Artık görev sizde…
Onursal Başkanımız için, bu sezon, Şampiyonluğu ya alacaksınız, ya da alacaksınız!
Takıma baktığımda gördüğüm en büyük eksiklik, hep aradığımız, Metin, Ali, Feyyaz ruhu…
Tam bu sezon yakaladık, derken, bakıyoruz, bir eksik var.
Artık bilemiyorum, Beşiktaş çarşıyı mı ziyaret edersiniz, o dönem maçlarını mı izlersiniz, 14 yıl ardından Şampiyon olduğumuz, sezonun hikâyelerini mi dinlersiniz, ama ruhunuza biraz ruh katın, tuz ruhu, nane ruhu olmasın, bizler BEŞİKTAŞ ruhu istiyoruz…
Aynı zamanda, bütün spor camiasından da bir talebimiz var;
Son yıllarda, unutulan insani kavramlar, ŞEREF, ONUR, ADELET, SADAKAT, BAĞLILIK, DÜRÜSTLÜK, GÜVEN, SAMİMİYET, NEZAKET…
Bu kavramları düşündüğümüzde Türk Futbolunda aklımıza gelen ilk ve tek isimdir Süleyman Seba…
SAYGI…
Süleyman Seba’yı üzmeyin, yoksa BEŞİKTAŞ ÜZÜLÜR…
Kaynak:Haber1903
